İçerik tüketimi de, içerik üretimi de büyük oranda değişti…
Teknolojik değişim yavaş yavaş gerçekleştiğinde zamanla ortaya çıkan büyük değişimi görmek zor olabiliyor. Bundan 15, 20 yıl öncesine kadar, “gazete, radyo ve TV” arasındaki sınırlar çok keksin ve köşeliydi. İnternet ve bağlı teknolojiler zamanla bu mecraları birbirine yaklaştırdı ve aralarındaki sınırı kaldırdı, ayrımları eritti. Bir habere “yazı, ses ya da video” olarak erişim için eskiden farklı fiziksel mecralar gerekirken, internet hepsini birleştirdi.
Önce okuyucu (tüketici) bu talebi (kültürü) oluşturdu; sonra eski mecra ekosistemi mecburen bu kültüre uyum sağlamak zorunda kaldı.
Ama büyük değişimi (hatta devrimi) yaratan temelde bu olmadı; “içerik tüketicisi” de aynı zamanda bir “içerik üreticisi” olarak bu oyundaki yerini aldı. Yani, bir topluluk oluşturan, ya da bir hedef kitle belirleyen herkes (kişi ya da kurum) birer “yayıncıya” dönüştü. Yeni nesil dijital platformlar (Facebook, Twitter, LinkedIn, Youtube, Reddit, Discord, Spotify, WordPress ve daha onlarcası) bu süreci destekledi. “Bilgiyi, haberi” kontrol eden, yayan sınırlı “medya kanalının” yanında, “isteyen herkesin” birer yayın kanalına dönüştüğü yepyeni bir dünya doğdu. Tam olarak şu anda benim/sizin yaptığınız gibi! 🙂
Klasik medya dönemiyle karşılaştırılamayacak derecedeki bu muazzam değişim yıllar içerisinde kökleşti. Her gün sosyal medya, internet ortamında dolaşırken yerleşik bir kültürü oluşturdunuz ve bugün soluksuz yaşadığınız bu değişimin ne derece büyük olduğunun ayrımında bile değilsiniz (yeni normal)…
Bitti mi? Elbette hayır!
Şimdi yeni bir eşiğe doğru hızla evriliyoruz. Bizi bu eşiğe yaklaştıran ise kuşkusuz “yapay zeka” ve entegre yeni teknolojiler, yeni araç, ürün ve hizmetler oluyor.
Herkesin bilgi üreticisi ve yayıcısı olduğu bir çağda neredeyse sınırsız diyebileceğimiz bir bilgi ve içerik ortamında, “bilgi ve içeriği”, “üretme ve tüketme” ihtiyaçlarımız da, araçlarımız da değişmeye devam ediyor. İçerik, “ilgi, merak, beklenti, yetenek, motivasyon” gibi “bireysel ve kurumsal” anlık ihtiyaç ve isteklerimize göre “kişiselleşiyor”. Yapay zekanın sağladığı olanaklarla “metin, görsel, ses ve videonun” anlık olarak birbirine dönüştürülebilmesi, ayrı ayrı servis ettiğimiz “yazı, ses ve videoyu” de birleşik ya da bütünleşik bir biçimde sunmayı gerektiriyor.
Bu nedenle yakın zamanda yazı (blog), ses (podcast) ve video (Youtube) arasındaki sınırların eridiğini, birleşik yeni içerik servis sistemlerinin yaygınlaşmaya başladığını göreceğiz. Bu yeni yapının “içerikleri ve üretimi” bizzat kendi elimizden çıkabileceği gibi, yapay zeka marifetiyle de tesis edilebilecek.
Epeydir kafa yorduğum bu konuyla ilgili hafta içinde Spotify’ın bünyesine katılan Parcast’ın kurucusu Max Cutler, kısa ve öz bir analiz yazdı ve benzer yorumlarda bulundu. Bireysel ve kurumsal olarak hedef kitlenize nasıl ulaşmanız gerektiğini “merak ediyorsanız”, içerik üretiminin yakın gelecekte nasıl değişeceğini “iyi anlamalı” ve kendinizi buna hazırlamalısınız.
Değişimin hızı baş döndürücü; ama bu baş dönmesinin ilacı elinizde… Ya kendinizden geçer yığılıp yerde kalırsınız, ya da neler olup bittiğini “anlayarak” geleceğinize derman olursunuz…
Gerisi ahlanıp, vahlanmaktan ibaret… Tercih sizin…
Bireysel ve kurumsal profesyonel podcast yayınlarında desteğe ihtiyaç duyuyorsanız Sosyalink Podcast Agency, uzman ekibiyle birlikte sizin ve markanız için çözümler üretmeye hazır. Bireysel ve kurumsal (markalı podcast) podcast’ler ile kurumiçi (dahili) sesli içerik çözümleri ve projelerinde bilgi ve teklif almak için bize bilgi@sosyalink.net e-posta adresi üzerinden ulaşabilirsiniz.